Doç. Dr. Mehmet Ali KARAGÖZ

Doç. Dr. Mehmet Ali Karagöz

Vezikoüreteral Reflü Tedavisi

Vezikoüreteral Reflü Nedir?

Vezikoüreteral reflü (VUR), idrarın mesaneden böbreklere doğru geri akışını ifade eden bir tıbbi durumdur. Normalde idrar, böbreklerden üreter adı verilen tüpler aracılığıyla mesaneye taşınır ve mesanede biriktirilir. Normalde mesanede idrar depolanması sırasında üreter ve böbreklere idrar reflüsü olmaz ancak VUR durumunda idrar mesaneden böbreklere geriye doğru kaçarak enfeksiyon ve böbrek hasarına neden olabilmektedir.

Vezikoüreteral reflü sıklığı nedir?

Araştırmalar, çocuklarda vezikoüreteral reflünün yaklaşık olarak %1 ila %2 oranında görüldüğünü göstermektedir.

Sık idrar yolu enfeksiyonu alan çocuklarda daha fazla (%40) vezikoüreteral reflü görüldüğü bilinmektedir bunun yanında ailede VUR olan çocuklarda ve reflüsü olan ikiz kardeşlerde de sıklık artmıştır.

Vezikoüreteral reflü sebepleri nelerdir?

Altta verilen nedenler vezikoüreteral reflünün sebepleri olabilir.

  • Üreterin mesane içerisinde oluşturduğu tünel yapısının kısa olması
  • İşeme bozuklukları (gündüz idrar kaçırma, bekletme alışkanlığı, düşük mesane kapasitesi)
  • Bağırsak problemleri (Kabızlık)
  • Genetik problemler (anne-babada reflü olması, kardeşte reflü olması)
  • Böbreklerde çift toplayıcı sistem bulunması
  • Üreterosel (Üreterin mesane içerisine doğru kistik genişlemesi)
  • Nörojen Mesane

Vezikoüreteral Reflü belirtileri nelerdir?

Aşağıda belirtilen durumlarda üroloji uzmanına başvurmanız önerilir.

  • İdrar yaparken yanma
  • Ateşin eşlik ettiği idrar yolu enfeksiyonları
  • Karın ağrısı ve yan ağrıları
  • Bebeklerde büyüme-gelişme geriliği, huzursuzluk
  • İdrar tutamama, işeme bozuklukları
  • Kabızlık problemleri
  • Hipertansiyon ve proteinüri

 Vezioüreteral Reflü tanısı nasıl konulur?

Vezikoüreteral reflü tanısı voiding (işeme) sistoüretrografi (VCUG) adı verilen tetkikle konulur. Bu işlem sırasında mesaneye yerleştirilen sonda veya katater yardımı ile fizyolojik koşullarda mesanenin içerisine kontrast madde verilerek mesane ve böbrek bölgesinin röntgen görüntüsü alınır. Vezikoüreteral reflüsü olan hastalarda kaçağın derecesine göre üreter ve böbrekler kontrast madde ile görünür hale gelir. Vezikoüreteral reflünün seviyesi ve şiddetine göre 1’den 5’e kadar derecelendirilmesi yapılır.

Günümüzde anne karnında yapılan ultrason taramaları ile bebekte saptanan böbrek genişlemesi (antenatal hidronefroz) vezikoüreteral reflünün ilk belirtisi olabilir. Bu bebekler doğum sonrası ultrason çekimleri, idrar tahlilleri ve gerekirse sintigrafik tetkikler ile takip edilirler. Reflü şüphesi olan çocuklarda VCUG çekilir.

Vezikoüreteral reflü saptanan hastalarda DMSA ismi verilen sintigrafik tetkik ile enfeksiyonlar sonrası böbrekte hasar (skar) araştırılır.

Vezikoüreteral reflü böbrek yetmezliği yapar mı?

Evet, vezikoüreteral reflü (VUR) ciddi durumlarda böbrek yetmezliğine yol açabilir. Tekrarlayan enfeksiyonlar ve mesaneden böbreklere iletilen basınçlı idrar, zaman içerisinde böbrek dokusunda hasara neden olarak normal fonksiyon gösteren nefron (böbrekteki en küçük yapısal birim) sayısının azalmasına yol açar.

VUR’un ciddiyeti ve böbrek yetmezliği riski, VUR derecesi, tedaviye cevap ve tedavi zamanlaması gibi faktörlere bağlıdır.

Erken tanı ve tedavi, böbrek yetmezliği riskini azaltabilir. Bu nedenle, çocuklarda tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları veya VUR belirtileri varsa, üroloji doktoruna başvurmak önemlidir. Tedavi ile böbrek yetmezliğine bağlı komplikasyonların önüne geçilebilir ve böbrek fonksiyonları korunabilir.

Vezikoüreteral reflü tedavisi nasıl yapılır?

Vezikoüreteral reflü (VUR) tedavisi, hastadaki reflünün derecesine, yaşına, işeme disfonksiyonuna, böbreklerde reflüye bağlı gelişen hasarların durumuna, geçirilen enfeksiyonların sıklığına ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak farklı yöntemlerle uygulanabilir.

  1. İlaç Tedavisi: Hafif veya orta dereceli vezikoüreteral reflülerin yaş büyüdükçe kendiliğinden kaybolabileceği veya derecesinin küçülebileceği bilinmektedir. Bu hastalarda koruyucu (profilaktik) antibiyotik tedavileri ile enfeksiyon riski azaltılmaya çalışılır. Amaç antibiyotikler ile tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonlarını önlemek ve böbrek hasarını engellemektir. Eşlik eden işeme bozuklukları var ise mesane rehabilitasyonu-üroterapi (pelvik kas rehabilitasyonu-biyofeedback eğitimi) önerilir.
  1. Cerrahi Müdahale: Daha yüksek dereceli ve ilaç tedavisine rağmen enfeksiyon ve böbrek hasarı görülen VUR vakalarında cerrahi tedavi düşünülmelidir. Cerrahi tedavi ile, üreterlerin mesane içerisine açıldığı bölgeye kaçağı engelleyecek şekilde dolgu maddesi verilmesi veya cerrahi olarak yeniden konumlandırılarak mesane içi tünel oluşturulması temeline dayanır. Bu şekilde, idrarın geriye akması engellenir ve böbreklerin korunması hedeflenir. Temel olarak iki farklı cerrahi yöntem uygulanmaktadır.
  1. Endoskopik Yaklaşımlar: Endoskopik olarak, dolgu maddeleri üreterlerin mesane girişinde mukoza altına verilerek doğal bariyer oluşturulması hedeflenir. STING adı verilen bu yöntem, açık cerrahiye göre daha az invazivdir ve daha hafif VUR vakalarında tercih edilebilir. Başarısı daha düşüktür.
  1. Üreteral Reimplantasyon: Bu prosedürde, üreterlerin mesaneye giriş yeri yeniden şekillendirilir ve  üreterin son kısmına mesane içerisinde mukoza altında tünel oluşturulur. Başarısı %90’ın üzerindedir. Açık, laparoskopik veya robotik olarak yapılabilir.

Cerrahi müdahale, genellikle çocuğun büyüklüğüne ve VUR’un ciddiyetine bağlı olarak erken çocukluk döneminde uygulanır. Tedavi sonrası düzenli takip ve kontroller önemlidir, çünkü bazen VUR tekrarlayabilir veya komplikasyonlar gelişebilir.

Tedavi planı, her bireyin özelliklerine ve durumuna göre değişebilir. Bu nedenle, VUR teşhisi konmuş bir çocuk için en uygun tedavi yönteminin belirlenmesi için üroloji uzmanıyla işbirliği yapılmalıdır.Tedavi, üroloji uzmanı tarafından yapılmalı ve sürekli takip altında olmalıdır.

Vezikoüreteral reflü her zaman ameliyat edilmeli midir?

Hayır, vezikoüreteral reflü (VUR) tedavisinde ameliyat her zaman gerekli değildir. VUR’un tedavi yöntemi, birkaç faktöre bağlı olarak belirlenir. Bu faktörler arasında VUR derecesi, çocuğun yaşı, idrar yolu enfeksiyonu sıklığı ve şiddeti, böbrek hasarı varlığı ve genel sağlık durumu gibi etkenler bulunur.

Hafif ve orta dereceli VUR vakalarında, genellikle ilaç tedavisi ve düzenli takip yeterli olabilir. Bunun yanında işeme disfonksiyonu mevcut ise mesane rehabilitasyonu-üroterapi uygulanması, kabızlıkla mücadele edilmesi gerekir. İlaçlar, idrar yolu enfeksiyonları riskini azaltmak ve böbreklerde oluşabilecek hasarı önlemek için kullanılır. Bu durumda, çocuk düzenli olarak üroloji uzmanı tarafından izlenir ve gerekli kontroller yapılır.

Ancak, VUR daha ciddi ve ilaç tedavisine cevap vermiyorsa, böbrek hasarı ilerliyorsa veya tekrarlayan enfeksiyonlar sık görülüyorsa cerrahi tedavi düşünülebilir. Cerrahi müdahale, üreterlerin mesane girişine daha sıkı bir şekilde bağlanmasını sağlayarak idrarın geriye akmasını engeller ve böbreklerin korunmasına yardımcı olur.

Cerrahiye karar verirken, çocuğun yaşı, cerrahi riskler ve faydalar, ailenin tercihleri ve diğer tıbbi durumları göz önünde bulundurulur. Cerrahi, çocuğun büyüklüğüne ve VUR derecesine bağlı olarak erken çocukluk döneminde uygulanabilir.

Sonuç olarak, VUR tedavisinde her durumda ameliyat gerekli değildir. Tedavi planı, çocuğun özellikleri ve VUR’un ciddiyetine bağlı olarak belirlenmelidir. Bu nedenle, VUR tanısı konmuş bir çocuk için en uygun tedavi yönteminin belirlenmesi için üroloji uzmanı ile işbirliği yapılmalıdır.

Vezikoüreteral reflü takibi nasıl yapılır?

Vezikoüreteral reflü (VUR) takibi, üroloji uzmanı tarafından yapılan düzenli muayeneler ve testlerle gerçekleştirilir. Takip sürecinde şu adımlar sıklıkla uygulanır:

  1. Muayene ve Değerlendirme: Doktorunuz, çocuğun genel sağlık durumunu, VUR’un şiddetini ve etkisini değerlendirmek için düzenli muayeneler yapar. İlk tanı konulduktan sonra, takip sürecinde belirli aralıklarla muayeneler gerçekleştirilir.
  1. Ultrasonografi: Ultrasonografi (USG), böbreklerin ve mesanenin görüntülenmesine yardımcı olan yaygın kullanılan bir görüntüleme yöntemidir. Bu testle böbreklerde oluşan herhangi bir değişiklik, genişleme veya hasar izlenebilir.
  1. İşeme sistografisi: Düşük dereceli VUR hastalarının tedaviye yanıtının ve endoskopik tedavi sonrasında tedavinin başarısının değerlendirilmesi amacıyla kullanılabilir.
  1. İdrar Testleri: İdrar testleri, idrar yolu enfeksiyonlarını ve böbrek fonksiyonlarını izlemek için kullanılır. İdrar yolu enfeksiyonları, VUR’da önemli bir komplikasyondur ve bu nedenle sık sık idrar testleri yapılır.
  1. Sintigrafik İnceleme: İdrar yolu enfeksiyonlarının böbrekte oluşturduğu hasarın takibi, yeni hasar oluşumunun izlenmesi ve seçilecek nihai tedavinin kararının verilmesi amacıyla DMSA sintigrafisi yapılabilir.

Takip süreci boyunca, VUR’un etkisi ve tedaviye yanıt izlenir. Tedaviye rağmen VUR’un düzelmediği veya ilerleyen durumlar tespit edilirse, tedavi planı yeniden değerlendirilebilir ve cerrahi seçenekler göz önünde bulundurulabilir.

Önemli olan, çocuğunuzun düzenli takiplerini aksatmadan çocuk ürolojisi uzmanı tarafından önerilen tüm test ve muayenelere katılmak ve çocuğunuzun sağlığını yakından izlemektir.

Detaylı bilgi ve randevu için: 0532 424 6032

Doç. Dr. Mehmet Ali Karagöz
Üroloji Uzmanı

İletişim Formu

Bize iletişim formu üzerinden ulaşabilirsiniz.